Dişlerinizi fırçalarken ya da ağzınızı çalkaladığınızda bir miktar kan görüyorsunuz.Önemli birşey değildir diye düşünüyorsunuz.Nasılsa hep olan bir durum. Ancak o gördüğünüz az miktarda kan bile önemli sorunların habercisi olabilir. Dişeti hastalığının ilk aşaması olan gingivitisin bir belirtisi olabilir. Yapılan araştırmalarda (ADA – Amerikan Diş Hekimliği Birliği) dişeti hastalığı yetişkinlerde oluşan diş kayıplarının birincil sebebi olarak dişeti hastalığını göstermektedir. Çürükten bile daha fazla. Bu yazıda size gingivitisten korunma ve kurtulmanın yollarını anlatacağız. Ancak öncelikle sorun hakkında biraz daha bilgi sahibi olalım.
Gingivitis, dişetinin enflamasyon, şişme ve kanama ile belirti veren ve normalde ağızda zararsız olan bakteriler tarafından oluşturulan bir hastalıktır. Bu bakteriler, dişlere yapışan beyaz-sarı ve şeffaf, yapışkan bir film tabakası oluşturur. Buna ‘plak’ denir. Plak hergün düzenli ve düzgün bir şekilde temizlenmezse bekteriler dişetini irrite eden toksin salgılamaya başlar. Kızarık, şiş ve kolayca kanayan bir hale sokar. Sonuçta toksinler dişetine zarar verir. Dişe yapışık olan dişeti ayrılır ve ‘cep’ oluşumu başlar. Oluşan ‘cep’ daha çok bakterinin birikmesi için ideal ortamı oluşturur. Dişten ayrılma hızlanır. Artık bu noktadan sonra durum dişeti hastalığının geriye dönüşümü olmayan kemik ve yumuşak doku yıkımına sebep olan ‘periodontitis’e doğru ilerler.
Sizde de gingivitis varsa merak etmeyin, yanlız değilsiniz. Amerikan Diş Hekimliği Birliği (ADA) ve Amerikan Periodontoloji Akademisine göre her 4 yetişkinden 3‘ünde gingivitis mevcut. Zayıf ağız hijyeni ,doğru teknikle fırçalamamak ve rutin profesyonel diş temizliği yaptırmamak gingivitise sebep olan başlıca faktörlerdir. Bunun yanı sıra başka faktörler de riski arttırır. Kronik stresli bireylerde dişeti hastalığı olma ihtimali daha fazladır. Hormonlar da etkilidir. Özellikle hamilelik ve mensturasyon döneminde risk artar. Benzer şekilde ergenlik çağındakilerde yine hormonal faaliyet artmış olduğundan dişeti hastalığı ihtimali de artar. Diyabet (şeker hastalığı) gibi bazı hastalıklar ile fenitoin (anti – epileptik) gibi ilaçlar da yine gingivitis riskini artımaktadr. Ağızdan nefes almak da dişetinin kurumasına ve gingivitis oluşmasına etkili olur.
Gingivitis İpuçları
Ginigvitisin en yaygın sebebi zayıf ağız hijyenidir. Neyseki gingivitis geri dönüşümü olabilen bir hastalıktır. İyi hijyen bu işin sırrıdır. Eğer sizde de gingivitis varsa bu ipuçları işinize yarayabillir.
3 kuralını uygulayın:
Dişlerinizi günde 3 defa 3 dakika fırçalayın. Yapılan araştırmalar ortalama fırçalama süresinin 1 dk’yı geçmediğini gösteriyor. Fırçalama zamanı çok önemlidir. Gerekli vakit ayrılmadığında yapılan temizlik de yetersiz olur. Günde 9 dk yılda toplam 55 saat eder. Siz bu sürenin ne kadarını kullanıyorsunuz?
Ortam değiştirin:
Dişlerinizi illa banyoda lavabonun karşısında fırçalamanız gerekmiyor. 3 dakkika size uzun geliyorsa televizyonun karşısında, gazete okurken de dişlerinizi fırçalayabilirsiniz.
İstikrarlı olun:
Sürekliliği sağlamak için ağzınızı sağ-sol, alt-üst olarak dört kısma ayırın. Her seferinde aynı sırada dişlerinizi fırçalayın. Alışkanlık kazanmada çok etkili bir yöntemdir.
Bastırmayın:
En çok yapılan hatalardan birisi de fırçalarken çok bastırmaktır. Sanki daha iyi fırçalıyorum hissi uyandırdığı için bastırarak fırçalayanlar genelde daha kısa sürede daha etkili temizlik yaptığı yanılgısına düşerler. Bastırarak fırçalamak hem dişetlerine zarar verir hem de diş minesinde aşınmalara sebep olur. Sonuçta diş fırçalıyorsunuz, ayakkabınızı değil :)
Yumuşak tercih:
Sert kıllara sahip fırça ile dişleri fırçalamak dişlere ve dişetine zarar verir. Her zaman yumuşak firçaları tercih edin. Hatta markasına göre ekstra / ultra yumuşak fırçaları tercih edebilirsiniz.
Dil fırçalamak:
Dil ve damağı fırçalamak ağızdaki bakteri miktarını azaltır ve dokuların beslenmesini artırır.
Elektrikli diş fırçaları:
Belki diş fırçalamaktan nefret ediyorsunuz. Sıkıcı, zor ve saçma diye düşünebilirsiniz. Fırçalamak istiyorsunuz ama bir türlü alışkanlık edinemiyorsunuz ve fırçalamaktan kaçıyorsunuz. Vicdan azabı da sizi tembellikten kurtaramıyor. Elektrikli diş fırçalarını deneyin. Şu anda çok gelişmiş ve işinizi kolaylaştıracak pek çok ürün mevcut. Ancak almadan önce mutlaka diş hekiminize danışın.
Gargara yapın:
Ferah nefes ve daha iyi bir hijyen için anti-mikrobiyal ve anti-plak ağız gargaralarını tercih edebilirsiniz. Ancak unutmayın ki hiçbir zaman diş fırçalamanın yerini tutmaz.
Tuzlu su:
1 çay bardağı ılık suya 1/2 çay kaşığı tuz ilave edin ve karıştırın. Yaklaşık 30sn boyunca çalkalayın. Daha sonra tükürün, kesinlikle yutmayın. Enflame dişetine iyi gelir. Ayrıca bazı bakterilerden de kurtulursunuz.
Suyla çalkalayın:
Yemekten hemen sonra dişlerinizi fırçalayamacacaksanız suyla çalkalayın. Ne kadar çok yemek artığı çıktığına şaşıracaksınız.
Gingivitis olduğunda ne zaman diş hekimine gitmeliyim?
Gingivitis bir önceki bölümde bahsetttiğimiz yöntemleri kullanarak evde kendi kendinize tedavi edilebilir. Ancak bazı belirtilerin mutlaka kontrol edilmesi gerekir. Amerikan Diş Hekimliği Birliği (ADA) diş hekiminizi şu durumlarda görmeniz gerektiğini öneriyor: